BLOG | True Crime Podcastleri: Global ve Türkiye Trendlerinin Karşılaştırması
Dijital dünyada True Crime en popüler içerik türlerinden biri. Neredeyse her hafta bir yenisi eklenen Netflix belgeselleri, Tiktok içerikleri ve aktif Youtube kanallarına ek olarak Podcast türünde de bu popülerliği görebiliyoruz.
Son yıllarda, true crime (gerçek suç) podcastleri, milyonlarca dinleyiciyi etkileyici anlatıları, derinlemesine incelemeleri ve tüyler ürperten detaylarıyla küresel bir fenomen haline geldi. Bu tür, suç, adalet ve insan davranışlarını araştıran çeşitli hikâyeler sunarak dünyanın her yerinde büyümüştür. Global trendler, true crime türünün geniş çapta cazibesini gözler önüne sererken, Türkiye’deki true crime podcastleri, kültürel, tarihsel ve toplumsal ögelerin birleşimini sunar.
True crime podcastleri, hikâye anlatımıyla araştırmacı gazeteciliği birleştirme yetenekleri sayesinde dünya çapında büyük popülerlik kazanmıştır. Spotify, Apple Podcast gibi platformlar, bu türün merkezi haline gelmiştir ve dinleyicilere geniş bir içerik seçeneği sunar. Serial, Crime Junkie ve My Favorite Murder gibi tanınmış global podcastler, prodüksiyon kalitesi ve hikâye anlatımı konusunda örnek oluşturmuştur. Artık ünleri podcast seviyesinde de kalmamıştır. Netflix’deki Crime Scene: The Vanishing at the Cecil Hotel belgeselinde gördüğümüz gibi yabancı true crime anlatıcıları bu belgeselde konuşmuş ve rüştlerini ispatlamışlardır.
Peki true crime türünün önlenemez yükselişini nasıl açıklayabiliriz?
Evrensel Temalar: True crime hikâyeleri genellikle ahlak, adalet ve insan psikolojisi gibi temalara değinir ve bu konular evrenseldir. Sanırım hem globalde hem Türkiye’de bu türün ilgi çekmesinin asıl nedenlerinden biri budur.
Bize ara ara dinleyicilerimizden hep şu soru geliyor: Yeni konu nasıl seçiyorsunuz, bulmakta zorlanmıyor musunuz? True crime alanı aslında o kadar geniş ki… Çözülmemiş gizemlerden mahkeme dramalarına, seri katillerden aile içi şiddeti de kapsayan konular bulmak hiç de zor değil. Ne yazık ki suç, özellikle de vahşet içeren suç her zaman var olmaya devam ediyor.
Türkiye’de True Crime Podcastlerinin Yükselişi
Türkiye de kültürel ve tarihsel bağlamı yansıtan içerikler üreten yerel yaratıcılarla, true crime podcastlerine artan bir ilgi göstermiştir. Birçok Türk podcasti, ülkenin toplumsal dokusuna derinden bağlı vakalara odaklanır ve dinleyicilere tanıdık bir his sunar. Bu kanallar, toplumsal normları ve değerleri yansıtarak hassas konuları genellikle dikkatle ele alır. Bizce Müge Anlı gibi programlara olan ilgi de aslında bir nevi Türkiye’de true crime türüne olan düşkünlüğün bir göstergesi.
Globalde Podcastler ve belgeseller faili meçhul davalar üzerinde etkili oluyor. CBC'nin gerçek suç podcast'i Someone Knows Something'in sunucusu David Ridgen, bir iddianame, bir mahkûmiyet ve birkaç tutuklama ile sonuçlanan davaları yeniden açtı. Podcast'in son sezonunda Ridgen, Ontario'lu genç Christine Harron'un 1993'te kaybolmasıyla ilgili soruşturmasını anlatıyor ve sonunda katilin 2016'da mahkûm edilmesine ve tutuklanmasına yol açıyor.
Buna ek olarak Adnan Syed’in Serial Podcast’i sayesinde mahkûmiyetinin iade edilmesinden de bahsetmek lazım. 2014 yılında yayınlanan "Serial" adlı podcast'in konusu olan Bay Syed, 1999 yılında lise arkadaşı Hae Min Lee'nin öldürülmesinden dolayı ömür boyu hapis cezasına çarptırılmıştı. On dört yıl sonra, "Serial" podcast'i davanın etrafındaki gerçekler hakkında şüpheler uyandırdı. 12 haftalık bölüm boyunca podcast, Bay Syed için Bayan Lee öldürüldüğünde onunla birlikte bir kütüphanede olduğunu söyleyen bir mazeret tanığının varlığını ortaya çıkardı. Tanık Asia McClain, ifade vermeye istekli olduğunu ancak Bay Syed'in avukatı Maria Cristina Gutierrez'in onunla iletişime geçmediğini söyledi; Bayan Gutierrez, bir dizi müşteri şikayeti ortaya çıktıktan sonra 2001'de meslekten ihraç edildi.
Dizi ayrıca cep telefonu kulesi kayıtlarının güvenilirliğini sorguladı ve 1999'da toplanan fiziksel kanıtların Bay Syed'in DNA'sı için hiçbir zaman test edilmediğini ortaya koydu.
Podcast ilk yılında 100 milyondan fazla indirilerek davaya geniş çaplı kamuoyu ilgisi sağladı. "Suçluluk, hakikat ve gerçekliğin nasıl kararlaştırıldığına dair etkileyici, vurucu anlatımı" nedeniyle Peabody Ödülü kazandı.
Tabii bu işin başka bir boyutu da var: Toronto'da ceza avukatı olan Danielle Robitaille, “toplumun gerçek suçlara olan hayranlığı hakkında karışık duygulara” sahip olduğunu söylüyor. Bu türün sistemik ırkçılık, kusurlu polis çalışması ve adaletsizliğin gerçek hayattaki vakalar üzerindeki etkisi gibi konulara çok ihtiyaç duyulan dikkati çekmesine rağmen, izleyicileri bu hikâyelerin altında yatan gerçek insani acılara karşı duyarsızlaştırabilecek “trajediye karşı röntgenci bir hayranlığa” yol açtığını söylüyor. Mahkeme salonuna gelince, günlük yargılamalarda polis ve savcılara karşı “sağlıklı bir şüphecilik” ile bir değişim gördüğünü söylüyor ve bunu gerçek suç içeriklerinin popülerliğine bağlıyor. Önceleri hakimlerin ve jüri üyelerinin genellikle kolluk kuvvetlerinin sözlerine güvendiğini, ancak şimdi yetkililerin bir davayı makul bir şüphenin ötesinde kanıtlamak için gereken özeni gösterip göstermediklerinin daha fazla eleştirildiğini ve sorgulandığını söylüyor.
Hem global hem de Türk true crime podcastleri, hikâye anlatımı ve araştırmaya dayalı bir temele sahip olmakla birlikte, önemli farklılıklar gösterir. Henüz yargıyı etkileyecek, soruşturma sürecine katkı sağlayacak bir Podcast’e rastlamadık ama eli kulağındadır diye düşünüyoruz. Bunun dışında global podcastler genellikle daha dramatize ve tiyatral bir yaklaşım benimserken, Türk podcastleri daha sohbet tarzında ve doğrudan bir üslup benimser. Global podcastler sıklıkla uluslararası vakaları kapsarken, Türk podcastleri genellikle yerel olaylara odaklanır ve bazen bunları daha geniş toplumsal meselelere bağlar. Global yaratıcılar sosyal medyayı, canlı etkinlikleri ve ticari ürünleri yoğun bir şekilde kullanırken, Türk yaratıcılar bu alanları hâlâ keşfetmektedir. Artan popülerliğine rağmen, Türk true crime podcast sahnesi, sınırlı finansman, global muadillerine göre daha küçük dinleyici kitlesi ve sansür endişeleri gibi zorluklarla karşı karşıyadır. Ancak, önemli büyüme fırsatları mevcuttur.
Podcast ortamı gelişmeye devam ettikçe, Türk true crime podcastleri, global cazibeyi yerel bir ilgililikle harmanlayarak hem yurtiçinde hem de uluslararası alanda önemli bir niş oluşturma potansiyeline sahiptir.
Konuk Yazarlar:
Deniz Altunay, 2011 yılında İstanbul Bilgi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünden mezun oldu. 2015 yılında Bahçeşehir Üniversitesi’nde Stratejik Pazarlama ve Marka Yönetimi yüksek lisansını tamamladı. 14 senedir çeşitli yayınevlerinin pazarlama ve kurumsal iletişim departmanında çalışıyor. Şu anda Doğan Yayınları’nda kurumsal iletişim yönetmeni olarak çalışmaktadır.Olcay Mağden ile birlikte her hafta gizemli cinayet ve kayboluş hikâyelerini inceledikleri True Crime: Meçhule Giden Gemi isimli bir podcast kanalları vardır.
Olcay Mağden, 2009 yılında Galatasaray Üniversitesi Uluslararası İlişkiler bölümünden mezun oldu. 2011 yılından bu yana çeşitli yayınevlerinde görev aldı. Aynı zamanda çocuk kitapları çevirmeni ve yazarı olan Mağden bir yandan da arkadaşı Deniz Altunay ile birlikte her hafta gizemli cinayet ve kayboluş hikâyelerini inceledikleri True Crime: Meçhule Giden Gemi isimli bir podcast kaydı yapıyor.